Yaşadığınız bir ev var ancak onu kendinize ait hissetmiyorsunuz. Bu da siz de huzursuzluğa ve sıknıtılara yol açıyor. Fakat ev değiştirmek de buna çözüm değil. Bu nokta da yaşadığınız depresyon ve bunalımlar nedeniyle karar vermeniz ise zor bir hale geliyor. Çoğu zaman ise insnalar yaşadıkları sıkıntıların bu nedenle olabileceğini akıllarına getirmiyor. Ancak insan psikolojisi üzerine yapılan araştırmalar gösteriyor ki yaşanılan alanda ne kadar rahat edilirse insan o kadar mutlu oluyor. Ancak bu da tahmin edildiği gibi eşyadan geçmiyor. Eşyalar ne kadar beğenilerek alınsa da yanlış ev dekorasyonu  bütün çabaları boşa çıkartabiliyor.  Bu yüzden öncelikle evdeki huzursuzluğun sebebine göz atmak gerekiyor. Tabii ki bunu yaparken kişilik özelliklerini göz önünde bulundurmak oldukça yerinde olacaktır. Hareketli bir kişinin sönük ve iç karartıcı renklerle dolu bir odada vakit geçirmesi onu bunalıma ve enerjisizliğe sürükleyecektir. Ayrıca ağır, çok yer kaplayan mobilyalar da büyük can sıkıntısı yaratırken ev içinde nereye yerleşeceğini bilememe duygusuna sebep oluyor. Bu yüzden öncelikle evdeki yaşam alanını genişletmek gerekiyor. Bu da gereksiz eşyaların kaldırılması ya da doğru bir dekorasyon ile oluyor. Var olan mobilyalarınızı en uygun yerlere yerleştirerek eğreti görüntülerden kurtulabilir ve de hareket edebileceğiniz alanı genişletebilirsiniz. Ev dekorasyonları yaparken aksesuarları ve renk seçimlerini de atlamamak gerekiyor. Eşyalarınızı değiştirmeden kendinize uygun renklerle boyatabilir ya da kaplatabilirsiniz. Yaşam tarzınıza uygun ve içinizi rahatlatacak renkte biblolar ya da oyuncaklar da oldukça faydalı olacaktır. Örneğin mavi güven veren bir renk olup, siyah psikolojide korku ve güvensizliği sezinlemek de, kahverengi kararsızlık, nötrlük getirebilmektedir. Eğer bu konuda yeterli fikriniz yoksa ev tasarımları uzmanlarından da yardım alabilir ve evinize en uygun olan seçeneği belirleyebilirsiniz. Ayrıca internet siteleri de bu konuda fikirler sunabilmekte, kişilere ilham verebilmektedir.